İHLÂS-I ŞERÎF SÛRESİ’NİN FAZİLETİ
İhlâs-ı Şerîf Sûresi, Mekke-i Mükerreme’de nâzil olmuştur. Dört âyettir.
İslâm dininin itikâdının hulâsası olan tevhîd umdesini; yani Allâhü Teâlâ’nın birliğini ve sıfatlarını en saf ve hâlis bir sûrette bildirdiğinden dolayı, bu sûreye, “İhlâs-ı Şerîf” denilmiştir. Yine bütün tevhîd delilleri hulâsa edildiği için, “Tevhîd Sûresi” de denilmiştir. “Necât, Marifet, Kulhüvallâhü ehad” gibi yirmiden fazla ismi vardır.
Hadîs-i şerîfte, “Kul hüvallâhü ehad (sûresi), Kur’ân-ı Kerîm’in üçte birine muâdildir (denktir).” buyurulmuştur.
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurmuşlardır ki: “Ben, gece ve gündüz, ümmetim üzerine azâptan korkardım. Nihayet Cebrâîl aleyhisselâm bana ‘Kul hüvallâhü ehad’ sûresini getirince bildim ki Hazret-i Allah, bu sûre-i celîleyi indirdikten sonra ümmetime azâp etmez.”
Zira bu sûreyi okumaya devam eden kimse üzerine, bütün hayır ve iyilikler sağanak hâlinde yağar, o kimse üzerine sekînet iner, rahmet onu kaplar. Cenâb-ı Hak, o kimseyi mağfiret eder, ona aslâ azâp etmez.
İhlâs-ı Şerîf’i devamlı okuyan kimsenin rızkı geniş, ömrü uzun ve bereketli olur. Bu sûre-i celîle hürmetine her mühim işinde, Cenâb-ı Hak, ona yardımcı olur, yaptığı duaları kabul eder. Sekerât-ı mevtte (son nefesini verirken) şiddetli acılar çekmez, ruhunu kolay teslim eder. Kabir azâbından kurtulur. Kıyamet günü herkes korkarken o, emniyette olanlardan olur. Hazret-i Allâh’ın rahmetine nâil olarak Cennet-i A’lâ’da dilediği gibi yurt tutar.
Bu sûre-i celîleyi okuyan kimseye Allâhü Teâlâ, birtakım melekler vazifelendirir, onu muhafaza ederler, o kimse için istiğfârda bulunurlar.
(Nâzillî, Hazînetü’l-Esrâr)
“Sabah ve akşam Kul hüvallâhü ehad sûresini ve Felak ve Nas sûrelerini üç defa oku, her şeyde sana yeter (her türlü kötülüğü defeder.).” (Ebû Dâvûd, Tirmizî)
“Kim bir kabristandan geçer de Kul hüvallâhü ehad sûresini on bir defa okur, sonra sevabını ölülere hediye ederse, okuyana kabristandaki ölüler adedince sevap verilir.”
“Kim her gün elli defa Kul hüvallâhü ehad sûresini okursa kıyâmet gününde ona: “Ey Allâhü Teâlâ’yı medheden kişi, kalk ve cennete gir” denilir.”
“Kim namaz abdesti gibi kâmil abdest alıp Fâtiha ile başlayarak Kul hüvallâhü ehad sûresini yüz defa okursa Allâhü Teâlâ her harf için on hasene (sevap) yazar, on derece yükseltir ve cennette ona on köşk binâ olunur.” (Beyhakî, Şuabü'l-Îmân)
“Kim her gün Kul hüvallâhü ehad sûresini iki yüz defa okursa -kul hakkı hâriç- elli senelik günahları bağışlanır.” (Tirmizî)
Hadîs-i Şerîf:
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:
"Her kim "Kul hüvellâhü ehad" sûresini on defa okursa, Allah (azze ve celle) onun için cennette bir köşk yapar." buyurdular. Bunun üzerine Ömer bin Hattab (r.a.) "Öyleyse ben bunu çok okuyacağım "Yâ Resûlallâh dedi. Resûlullah (s.a.v.) de "Allâhü Teâlâ(nın hayrı) daha çok ve daha güzeldir." buyurdular. (Taberânî, el-Mu-cemü'l-Kebîr)
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:
“Yedi kat gökler ve yedi kat yer ‘Kul hüvallâhü ehad’ üzerine kurulmuştur (Yani onlar, Allâhü Teâlâ’nın birliğine delâlet için yaratılmışlardır).” (Câmiu'l-Kebîr)
“Kul hüvallâhü ehad sûresini okuyan Kur’ân-ı Kerîm’in üçte birini okumuş gibi olur.” (Müsned-i Ahmed ve Nesâî) “Yatağına Fâtiha ve Kul hüvallâhü ehad sûresini okuyup yattığın zaman ölüm hâriç her şeyden emîn olursun.” (Bezzâr)
“Kim yatağına geldiğinde üç defa Kul hüvallâhü ehad sûresi ile Muavvizeteyn (Felak ve Nas) sûrelerini okursa; eğer -o gece- vefat ederse şehîd olarak ölür. Yaşarsa günahları bağışlanmış olarak yaşar.”
“Sabah ve akşam Kul hüvallâhü ehad sûresini ve Felak ve Nas sûrelerini üç defa oku, her şeyde sana yeter (her türlü kötülüğü defeder.)
“Kim bir kabristandan geçer de Kul hüvallâhü ehad sûresini on bir defa okur, sonra sevabını ölülere hediye ederse, okuyana kabristandaki ölüler adedince sevap verilir.”
“Kim her gün elli defa Kul hüvallâhü ehad sûresini okursa kıyâmet gününde ona: “Ey Allâhü Teâlâ’yı medheden kişi, kalk ve cennete gir” denilir.”
“Kim namaz abdesti gibi kâmil abdest alıp Fâtiha ile başlayarak Kul hüvallâhü ehad sûresini yüz defa okursa Allâhü Teâlâ her harf için on hasene (sevap) yazar, on derece yükseltir ve cennette ona on köşk binâ olunur.” (Beyhakî, Şuabü'l-Îmân)
“Kim her gün Kul hüvallâhü ehad sûresini iki yüz defa okursa -kul hakkı hâriç- elli senelik günahları bağışlanır.
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:
“Kim Kul hüvallâhü ehad sûresini yüz defa okursa, üzerinde şu dört şeyden biri bulunmadıkça elli senelik günahı afvolunur:
Kan (yani adam öldürmek),
İnsanların malını zulmen almak
Zinâ etmek
Şarap (içki) içmek. (Beyhakî, Şuabu’l-Îmân)
•“Kim sabah namazından sonra kimseyle konuşmadan Kul hüvallâhü ehad’ı sonuna kadar yüz defa okursa o gün o kimseye o günkü amelinin sevabı gibi sevap yazılır.” (Selefî)
Hadîs-i Şerîf
"Kim 'Kul hüvallâhü ehad'i İhlas sûresini her gün iki yüz defa okursa -üzerinde borç olmadıkça -Elli senelik günahı silinir." (Sünen-i Tirmizî)
Enes b. Malik (r.a.) rivâyet etti: Resûlullah (s.a.v.) ile berâber Tebük'te idik. Güneş daha önce görmediğimiz bir ışık ile doğdu. Her yer öncekilerden farklı bir şekilde parlaktı. O gün Cebrâil (a.s) Peygamberimize geldi.
Resûlullâh (s.a.v): "Ey Cebrâil! Bu gün güneşi, daha önce hiç görmediğim şekilde parlak görmekteyim. Niçin? diye sordu. Cebrâil (a.s); "Bugün Muâviye el-Leysî Medîne'de vefât etti. Allâhü Teâlâ ona Yetmiş bin melek gönderdi. Cenâze namazını bu melekler kılıyor." dedi.
Resûlullâh (s.a.v); "Peki, ona niçin böyle ikrâm ediliyor?" dedi. Cebrâil (a.s.): "O, İhlâs sûresini çok okurdu. Gece gündüz, sabah akşam ayakta oturarak ve yürürken hep okurdu. "diye cevap verdi.
“EKMEĞE HÜRMET EDİNİZ”
Hz. Âişe (r.anhâ) anlatıyor:
“Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir gün eve geldi, yere düşmüş bir ekmek parçası gördü. Hemen onu aldı, temizleyip yedi. Sonra buyurdular ki:
“Ey Âişe! Hürmet îcâb eden bu ekmeğe hürmet ediniz. Zîrâ o ni’met (yaptıkları hürmetsizlikten dolayı) bir topluluktan uzaklaşırsa bir daha aslâ oraya geri gelmez.” (S. İbn-i Mâce)
SAĞLIĞIMIZ: C Vitamini Hakkında
Sebze yemeklerini pişirirken C vitamini kaybını azaltmak için, düdüklü tencerede büyük parçalar halinde az pişirmeli, haşlanınca sularını dökmemeli, fazla bekletmeden yenilmelidir.
Salataları mümkün olduğunca yemeğe yakın hazırlamak C vitamini kayıplarını azaltacaktır.
C vitamini gıdalardaki demirin vücûda alınmasına yardımcı olur.
Grib ve soğuk algınlığını önler, vücut mukavemetini artırır.
قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَنْ قَرَأَ كُلَّ يَوْمٍ مِائَتَيْ مَرَّةٍ قُلْ هُوَ اللهُ أَحَدٌ مُحِيَ عَنْهُ ذُنُوبُ خَمْسِينَ سَنَةً إِلَّا أَنْ يَكُونَ عَلَيْهِ دَيْنٌ. (ت)
Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular:
“Kim ‘Kul hüvellâhü ehad’ı (İhlâs Sûresi’ni) her gün iki yüz defa okursa –üzerinde borç (kul hakkı) olmadıkça- elli senelik günahları silinir.” (Sünen-i Tirmizî)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder